Etiketler

25 Temmuz 2011

Apple'daki elmanın babası Alan Turing

1980'lerde "Farklı Düşün" sloganının etkisi ile tüketici elektroniğinde farklılaşmayı sağlayarak günümüzde Microsoft'a yegane rakip olarak görülen Apple'ın logosunda gördüğümüz elmanın zamanının ötesindeki bir matematikçi olan Alan Turing'e ithafen tasarlandığı düşünülmektedir. Alan Turing, bilgisayar biliminin geliştirilmesinde önayak olmuş, ikinci dünya savaşı döneminde şifre çözücülük görevi üstlenmiş ve içinde bulunduğu toplumda cinsel eğiliminden doğan baskıya dayanamayarak intihar etmek zorunda kalmıştır.

Bilgisayar biliminin kurulmasında büyük bir etkiye sahip olan Alan Turing 23 Haziran 1912 yılında Londra'da dünyaya gelmiştir. Babası Hindistan'da devlet memuru olarak görev almaktaydı ve Turing'in ebeveynleri babası 1926 yılında emekli olana kadar Hindistanda yaşamışlardı. Turing ve kardeşi ise İngiltere'de aile dostlarında ve akrabalarda kalmışlardı. Turing Cambridge Üniversitesinde matematik öğrenimi görmüş, yalnız az miktarda eğitime tabi tutulmuştur. Genellikle o dönemde yeni filizlenmekte olan kuantum mekaniği konusunda çalışmıştır. Alan Turing, Cambridge Üniversitesi'nde otomatik hesaplamaların tüm matematiksel problemleri çözemediğini kanıtlamıştır. Bu konsept ayrıca Turing makinesi olarak da bilinmektedir ve modern hesaplama teorisinin temelini oluşturmaktadır.


1936 yılında Turing Amerika'daki Princeton Üniversitesine gitmiş ve 1938 yılında İngiltere'ye geri dönmüştür. Döndüğünde üstü örtülü bir şekilde İngiliz Devlet kodları ve şifre Okulunun kriptanalitik (şifre kırma) departmanında yarı zamanlı olarak işe başlamıştır. İkinci dünya savaşı baş gösterdiğinde ise Bletchley Park'taki genel merkeze geçerek tam zamanlı çalışmaya devam etmiştir.

Burada Alman Enigma makinesinin şifrelerini kırarak müttefik kuvvetleri için büyük önem arz eden bilgilerin elde edilebilmesini sağlamıştır. Bombe olarak da adlandırılan makinenin tasarımını yöneterek Almanların şifreli mesajlarını başarılı bir şekilde deşifre etmiştir. Sonrasında Bletchley'de alışılmadık ve tanınmış bir sima kişi olmuştur. Savaştan sonra, Turing bilgileri mantıklı bir şekilde işleyebilen bir makine tasarımı üzerine yoğunlaşmıştır. İlk olarak 1945 ve 1948 yılları arasında Ulusal Fizik Labratuvarında çalışmıştır. Meslektaşları tarafından düşünceleri dikkate alınmamış ve dolayısıyla ilk dijital bilgisayarı tasarlayacağı laboratuvarını kaybetmiştir. Turing'in ayrıntılı planlarının onurunu koruduğu ve onun tasarladığı bilgisayarın diğer bilgisayarlara nazaran çok daha hızlı çalıştığı düşünülmektedir. 1949 yılında hesaplama laboratuvarlarını yönetmek üzere Manchester Üniversitesine gitmiştir ve burada yapay zekanın temeli olarak kabul edilen bir çalışma taslağı hazırlamıştır. 1951 yılında ise kraliyet derneğine üye olarak seçilmiştir.


1952 yılında, Turing homoseksüel eğilimler gösterdiği için tutuklanmıştır ve cezai işleme tabi tutulmuştur. Hapishaneye girmemek için ise cinsel dürtülerini nötralize edeceğine inanılarak bir yıl boyunca östorojen iğnesi vurulmasını kabul etmiştir. O dönemde İngiltere'de homoseksüeller şantaja açık oldukları için bir güvenlik riski olarak görülmekteydi. Sonrasında ise Turing'in GCHQ'daki erişim yetki seviyeleri kaldırıldı ve dolayısıyla savaş sonrası gazisi olarak Bletchley Park'tan ayrılmak zorunda kalmıştır
.

7 Haziran 1954'de ise yanında kendisinin içine siyanür enjekte ettiği sanılan ısırılmış bir elma ile birlikte ölü olarak bulundu. Teknoloji'ye ve ülkesine hizmet etmiş böyle bir insandan, yeterince yararlanılamayarak toplum tarafından dışlanması sonucu böyle bir trajiye kurban gitmesi; akıllara aslında gelişmiş olarak gözüken ülkelerin ne kadar gelişmiş olduğu sorularını getirmektedir.

Kaynak için:
BBC

Yazı için:
Elektrikport

1 yorum: