Etiketler

22 Nisan 2011

Neon Aydınlatma: Plasma Televizyon Teknolojisinin ve Reklamcılığın Atası

           Neon aydınlatma, elektriklendirilmiş cam tüplerin veya ampullerin içinde seyreltilmiş neon veya çeşit gazlar içeren aydınlatma şeklidir. Georges Claude, fransız mühendis ve mucit, 1910 yılındaki Paris Motor Show’da neon tüplü lambanın ilk tanıtımını yapmıştır. Bazen “Fransa’nın Edison’u” olarak da adlandırılan Claude, 1920 ile 1940 yılları arasında işaret ve sergileme alanında çok popüler olacak bu yeni teknolojinin üzerinde neredeyse bir tekel sahibiydi. Amerikada 1920li ve 1940lı arasında büyük bir önem arz eden bu aydınlatma şeklinin kullanımı her ne kadar ikinci dünya savaşında düşüş gösterse de Japonya, İran başta olmak üzere birçok ülkede gelişmeye devam etmiştir. Geçtiğimiz yıllarda işaret tasarımcılarının yanı sıra mimarlar ve sanatçılar, eserlerinin bir parçası olarak neon tüplü aydınlatmayı benimsemişlerdir.



Neon aydınlatmanın ikinci teknolojisi olan, neon tüplü aydınlatmanın bulunmasından yaklaşık 7 yıl sonra 1917 yılında minyatür neon lamba teknolojisi geliştirilmiştir. Neon tüplü lambalar genellikle metrelerce uzun olabilirken bu yeni nesil minyatür neon lambalar bir santimetre uzunluğundan daha kısa olup tüplü lambalardan çok daha belirsiz bir şekilde parlamaktadırlar. 1970 süresince elektronik alanında, küçük dekoratif lambalar içinde ve elektronik ekipmanlarda geniş çapta kullanım alanı bulmuşlardır. Bu tür lambalar şimdilerde antika olarak nitelendirilseler de, neon lamba teknolojisi bugünlerde plasma görüntü ve plasma televizyon teknolojisinde kullanılmaktadır.

Neon aydınlatma, neon tüplü aydınlatmadan 25 yıl sonra geliştirilecek florasan aydınlatma ile akraba sayılabilir. Florasan aydınlatmada tüp içinde bulunan seyreltilmiş gaz sadece tüpün üzerindeki materyalleri uyararak genellikle beyaz bir biçimde kendi renkleri ile parlama sonucunda aydınlatma sağlamaktadır. Florasan kaplama ve cam ayrıca neon tüplü aydınlatma için de bir seçenektir, gel gör ki neon tüplü aydınlatma genellikle parlak renklerin elde edilmesi için kullanılmaktadır.

Neon lambalarda, gazın aydınlatma bölgesi incedir. “Negatif parıldama bölgesinde” negatif yüklenmiş elektrotla (katotla) negatif aydınlatma bölgesi bitişiktir. Pozitif yüklü elektrot (anot) katota oldukça yakındır. Bu özellikler, çok daha uzun ve parlak aydınlık bölgesine sahip neon tüplü aydınlatma ile diğer aydınlatma elemanları arasındaki temel farkı sağlamaktadır. Teknik olarak “pozitif sütuna” modern bir yaklaşım olan deşarj ise bu lambalarda eksiktir. Ayrıca neon tüplü lambalarda enerji kaybı çok düşüktür. Yaklaşık 0.1W civarındadır.

Neon lambaların kullanıldığı yerlerden bazıları şunlardır:
    • kahve makinesi veya güç kaynağı gibi, sistemde elektrik gücü olduğunu gösteren uygulamalarda.
    • Dekoratif (veya bir diğer adıyla “şekilsel”) lambalarda. (çeşitli renklerin elde edilebilmesi için fosforesan boya ile boyanmıştır.)
    • Osilatörler, zamanlayıcılar, hafıza elemanları gibi aktif elektronik elemanlarda.
    • Nixie tüpü gibi karışık elektronik elemanlarda.


Neon lambaların küçük boyutlu negatif parlama bölgesi, ve esnek elektronik özelliklerinden dolayı elektronik devrelerde çokça kullanılmış ve bu teknoloji ilk plasma panel ekranların temelini atmıştır. 1964 yılında, ilk tek renkli nokta matrisli plasma panel ekranı Illinois Universitesinde PLATO eğitimsel hesaplama sistemi için geliştirilmiştir. Neon lambanın karakteristiklerine sahip bu işlemde kendi dalında hatırlanan ve sürekli olarak bilgisayar sistemi merkezinden yenilenme ihtiyacı duymadan ilk bilgisayar ekranı görünümünü elde etmişlerdir. Renkli neon lambalarda da kullanıldığı gibi, plasma ekranın çalıştırılmasında ultraviole ışığın açığa çıkarılabilmesi için gaz karışımı kullanılmaktadır. Modern plasma televizyonlarda her piksel görüntünün temel rengini açığa çıkarmak için her pikselde fosfor vardır.

Yakın zamanın bu en temel buluşu günümüzdeki artistik çalışmaların, plasma teknolojisinin ve reklamcılığın büyük ölçüde gelişmesine katkıda bulunmuştur. 1910 yılında Georges Claude’ın temellerini attığı bu teknoloji gelişmeye devam etmektedir ve gelecek vaat etmeye devam etmektedir.

Yazı için;
Elektrikport

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder